Biraz geç kalmış bir ziyaret…
4-5 kişilik bir grubumuz vardı ve bu sayede yeniden bir araya gelmiş olduk. Birbirimizin çocuklarının bebeklik hallerini bilirken, o çocukların kocaman ergenler olduğunu görmek ilginç oluyor. Biraz da yılların gelip geçtiğini hatırlatıyor insana. İçimizde fazla hissetmesek de yılların nasıl geçtiği büyüyen çocuklarda kolayca görülüyor.
Daday’lı arkadaşım Serpil de yılların dostu. Çocukları boyunca olmuş, ama yine de bizim eski Serpil. Etli ekmek Kastamonuluların kolayca yapabildikleri, yufka açmayı bilen her Kastamonulunun misafir ağırladıkları bir yemek. Ehlinin elinde yapılınca da çok güzel oluyor. Ama fazla kaçırmamak lazım. Bir oturuşta 5-6 tane yiyenler var ama ben 1, en çok da 2 tane yiyebiliyorum. Etli ekmeğin tek problemi pişirmesinin şehir evlerine uygun olmayışı. Çünkü sacta yapıldığı için çok fazla koku yapıyor, hele de pişirirken yağlanırsa koku daha da artıp her yeri sarıyor. O yüzden de bizim ekmeklerimiz piştikten sonra tereyağı ile yağlandı. Yufkasının ne kadar ince ve güzel açıldığını da görüyorsunuz.
Etli ekmeğin bir özelliği de tek tek pişirilip yenmesi. Yani ekmek yiyecek kişi sofaya oturuyor ve pişirileni yiyor. Hepsini pişirip hep beraber yemiyorlar, çünkü soğuyunca hiçbir özelliği kalmıyor. Ocaktan yeni pişmiş gelen ekmeği, ağzınız yana yana, sıcak sıcak yemeniz gerekiyor.
Ekmeklerimizin yanında yeşillikli salata ve turşu da vardı ama turşunun acısını azaltmak için ikisini karıştırıp yeni bir salata yapmak daha iyi oldu.
“Ben fazla ekmek yiyemem” deyince yanına tatlılarla takviye yapılmıştı. İyi de olmuş, şu kabak tatlısının güzelliğine bakın.
Etli ekmeklerimizi yedikten sonra tatlı soframız içeriye salona kuruldu. Kastamonu örtüsü üzerinde minik bir sofra.
Bu mini sofrada lahana dolması bile vardı.
Ağır bir yemeğe hafif bir sütlü tatlı gider diye düşünülmüş: Tavuk göğsü. Fotoğrafladığımı görünce muz dilimleri ile süslendi.
Bu da light revani. Çünkü şerbeti biraz az, fazla kalori almayalım diye. Hamurundaki portakal kabuğu rendesi de çok güzel.
Bu ufak gruba da düzenli görüşme kararı aldık. Ben de bir sonraki ziyarete gitmeden yayınlamak istedim.