NURDAN’IN SOFRALARI 2

    Yine Nurdan’dayız. Eski mesai arkadaşlarımızla buluştuk ve yine Nurdan yemek konusundaki bütün hünerlerini ortaya koydu.
     Soframız yine dopdoluydu. Tuzlulardan başlayalım isterseniz. Bir Nurdan klasiği: Su Böreği. Su böreği yapmak Nurdan için hazır yufkadan börek yapmak kadar basit ve doğal bir şey. Benimse şimdiye kadar hiç denemediğim bir börek. Neden bilmiyorum. Ama o gayet rahat bir şekilde, yılların verdiği alışkanlıkla su böreğini döşeyiveriyor.
Birkaç gün öncesinde börekler daha fazla yeniyor diyordu. O yüzden de peynirli su böreğinin yanına yufkadan mini pizza yapmış. Değişik bir katlama şekli var, böreğin ortası havuz gibi oluyor. Bu şekli daha sonradan yaparak tarif edeceğim.
İlk bakışta “bir de mantı mı yaptın” diye tepki vermiştim ama değilmiş. Malatya usulü kabaklı bulgurlu köfteymiş bu.Benim o gün sofradaki favorim bu köfteydi. Hiç yapmam ama o gün iki tabak yedim. Bizim Mersin’in fellah köftesine benziyor ama sarımsaklı yoğurt ve kabaktan oluşan bir sosu var. Bulgur ve sarımsaklı yoğurt birbirine çok yakışmış. Benim günüm de yakınlarda. Hemen yapacaklarımın listesine aldım.
Bu kurabiyeler de volvolana benziyor. Adı da haşhaşlı patatesli kurabiye. Görüntü güzel değil mi? Tadı da öyle.
Tatlılarımızdan ilki Tiramisu. Her zaman çok sevdiğim bir tatlı, tadı yine lezizdi.
Bu da şıralı bir tatlı. Onları muffin şeklinde yapmak Nurdan’ın fikri.Bence harika bir düşünce. Hatta servis ederken görseydiniz, böyle sade olarak tabaklarımıza konulmadı, her birinin üzerine vanilyalı dondurma koyarak servis edildi. Hatta ne kadar güzel olduğunu şöyle anlayabilirsiniz: Bir tanesi lezzetinden çatlamıştı 🙂 Şırası tam kıvamında, adı üzerine: Fıstık Güzeli.
Bu fıstık ezmeli kurabiyelerden özellikle bahsetmem lazım. Çünkü bunlara bir genç kızın eli değmiş. Evet, Nurdan’ın kızının da yapımında katkısı olduğu kurabiyelerin lezzeti de oradan geliyor herhalde.
Veee sofranın ağır topu Keşkek. Kastamonuluların yaptığı keşkeği en az bir Kastamonulu kadar güzel yapmıştı. Benim keşkeş gurmesi kızım tam not verdi.
Bir Malatya, bir Kastamonu derken son olarak da turşu kavurması için Samsun’dan diyebiliriz sanırım. 
İşte bir soframızın da sonuna geldik. Kiminden az yiyerek, kiminin tadına bakarak, akşam da yemeği az tarafından alarak bu günü de kalorisiz atlattık. Ev sahibinin ellerine kollarına dert vermesin diyeceğim. Hepimize gerçekten afiyet oldu.

Yorum bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir