Ramazan hızla ilerlemeye devam ediyor ama nedense benim ilk günkü performansım giderek düşüyor. Sebebini henüz keşfedemedim. Bakalım bugünü nasıl geçireceğiz. Kendimi kötü hissedince yemek için uğraşmak da içimden gelmiyor. İnşallah en kısa zamanda normale dönerim.
Menümüze yine sofraların olmazsa olmazı çorba ile başlıyoruz: Bugün de domatesli buğday çorbası yapalım. Hem içimiz ısınır, hem de susuzluğumuzu gideririz. Size de aynı şey oluyor mu bilmiyorum ama bana iftara yakın bir üşüme hissi geliyor. Herhalde tam iş çıkışına denk gelen yağmurlar havayı birden serinletiyor. Bir de vücut direncimizin düştüğü en son noktada artık üşümeye başlıyoruz. Aslında ezan sonrasında çorbamızı içip bir süre ara verebilsek en güzeli. Ama böyle bir şey ne mümkün, aynı hızla yemeğe devam ediyoruz.
Ana yemeğimiz çökertme kebabı olsun bugün derim ben. Bugün proteinimizi de böylece alıyoruz.
Yemek biraz şatafatlı oldu, yanına pilav yapsak yenmez. En iyisi tercihimiz bir salata olsun. Salatada benim önerim nohutlu salata.
İlla da tatlı osun, tatlısız duramıyoruz derseniz de iki renkli revani yapalım derim. Hatta yanına da vanilyalı dondurma alırsanız iyi olmaz mı? Bu kadar yedikten sonra artık üşüme falan kalmaz, hatta hararet bile olur, o zaman da tatlının yanına dondurma süper gider.